Bu yazıda hayatımızın ilerleyen sürecinde yaşam şeklimizi tamamı ile değiştirecek bir teknolojiden bahsedeceğiz. Hayatımıza girmesi ile olumlu veya olumsuz yönde birçok şeyi değiştireceği düşünülen 5G, yani 5. Nesil İnternet Bağlantısı. İlk nesilleri yaşları yüksek olanlar hatırlayacaktır. Bu ilk nesil telefonlara beğendiğimiz 3 dakikalık bir şarkıyı indirmek saatlerimizi alırdı. Ardından 2G, 3G ve son olarak da 4G’ ye tanık olduk. Ülkemizde ise geç de olsa 4,5G teknolojisini görmüş olduk.
Şuanda hepimiz hayatımızın her alanında internet teknolojisini oldukça sık kullanıyoruz. Hatta interneti olmayan telefon veya bir bilgisayar pek de fazla işimize yaramıyor. İnternet teknolojisi sayesinde istediğimiz her bilgiyi anında edinebiliyor, çeşitli üstün grafikli oyunları oynayabiliyoruz. Yani şuan ki internet teknolojisi oldukça hızlı öyle değil mi? Fakat gelecek zamanda hayata geçirilmesi planlanan 5G teknolojisi kesinlikle çığır açacak bir teknoloji.
Bakalım 5G Neleri
Değiştirecek
Bahsedeceğimiz teknoloji tahmin edilebilecek her alana
etkili olacağı için öncelikle bizlere sağlayacağı hızdan biraz bahsedelim.
Şuanda kullandığımız 4G teknolojisi ile hız 10 mbit ve 100 mbit arasında
değişiklik gösteriyor. Hatta şuanda en yüksek hız olarak kabul edilen 100 mbit
hız en hızlı internet bağlantılarına sahip olan Singapur da ulaşılabiliyor.
Bizim içinse 10 mbit oldukça yüksek bir hız. Yani verilerle açıklayacak olursak
1GB’lık bir dosyayı yaklaşık 14-15 dakika gibi bir süre de indirmek demektir.
Peki, 5G ile hızda ki
bu süre değişimi nasıl olacak?
Şuanda internet teknolojisinde mevcut olan hızın 10 ila 100
katı bir artış olacak. Yani bununla birlikte 1GB’lık bir dosyanın indirme hızı
yaklaşık 8 saniye gibi bir süreye inmiş olacak. Kısacası 5G teknolojisine
geçildiğinde şuanda kullandığımız internet aşırı yavaş gelecek. Fakat bu hız
konusu işin biraz şov tarafı gibi olacak. Çünkü bu teknolojiyle asıl dikkat
etmemiz gereken taraf gecikme süresi. Günümüzde kullandığımız mobil internetin
gecikme oranı yaklaşık 100 ila 200 ms civarındadır. Bu da normal bir insanın
herhangi bir olaya verdiği tepki süresi olan 300 ms’yi düşünecek olursak
oldukça hızlı bir tepki süresidir. İnsanların tepki süresinin de 300 ms olması
yaşanan trafik kazalarının neden bu kadar fazla olduğunu açıklıyor aslında.
Peki, bahsettiğimiz bu gecikme süresi 5G ile ne kadar kısalacak?
5G teknolojisi ile bahsettiğimiz bu gecikme süresi tam
olarak 1 ms’ye düşecek. İşte bu gecikme süresi tam olarak gerçek zamanlı demek,
yani dünyanın bir ucundan başka bir makineyi sanki yanınızdaymış gibi
kullanabilirsiniz demek.
Sürücüsüz otomobillere bakacak olursak günümüzde gayet iyi durumda çalışıyorlar. Fakat şuan ki durumları ile bile 200 ms gibi bir gecikme süreleri var. Bu sebeple yüzde yüz güvenli demek de doğru olmaz. Ancak 5G ile birlikte otoyolları sürücüsüz araçlara bırakırsak trafik kazaları tarih olacak diyebiliriz. Ama daha önemli bir konu ise uzaktan ameliyat edebilmenin mümkün hale gelmesi. Üstelik gelecek de olması planlanan bir şey değil bu. İlk uzaktan ameliyat denemesi 8 Ocak 2019’da gayet başarılı bir şekilde gerçekleştirildi. Gerçekleşen bu başarılı denemede Çin’de bulunan bir cerrah 50 km uzakta bulunan bir hayvanın karaciğer ameliyatını yaptı. Bunun sağlayacağı ufak bir yarardan şöyle bahsedebiliriz. Ciddi bir ameliyat geçirmeniz gerekiyor ve bu ameliyatı yapabilecek uzman doktor fazlasıyla uzakta. 5G teknolojisi ile bulunduğunuz bölgeden ve uzman doktordan tedavinizi alabilirsiniz. Birde geri kalmış ülkelerde ki yardıma muhtaç insanların da bu teknolojiden yararlandığını düşünürsek oldukça faydalı olacak.
Bu teknoloji ile gerçekleşecek ameliyatlar için birçok
insanın tepkisi hissetme olmadan işlemin gerçekleştirilmesinin mümkün
olmayacağı düşüncesi. Ancak Ericson şirketi bu sorunun çözümü için çalışmalar
yapıyor. Suni dokular ile doktorun dokunma duyusunu sağlama çalışmalarına da
devam ediyor. Yapılan çalışmalar sonucu da uzaktan dokunma eldivenleri ile bu
hissiyat sağlanmış durumda. Bilim insanları şuanda vücudun tamamına giyilen
suni doku ile tamamen oradaymış gibi hissedilmesi için çalışıyor.
Bu çalışmanın tam anlamıyla sonuç vermesi halinde
olabilecekleri bir düşünün. Mesela VR gözlükler ile giyilebilir suni doku ve 5G
teknolojisi birleştiğinde ortaya çıkabilecek durum tamamen sanal bir hayatın
ortaya çıkması demek gibi bir şey olur. Böyle bir durumun iş dünyasına da dahil
olması ile yeni tasarlanmış ve inşa edilmiş bir evin içerisini alıcıya artırılmış
gerçeklik ile gezdirilmesi de mümkün diye düşünülüyor. Uzmanlar tarafından bu
teknoloji ile mağazası olmayan markaların piyasaya çıkacağı söyleniyor. Böylece
insanlar mağazaya gitmeden kıyafetin renk seçeneklerin görüp üzerlerinde
deneyebiliyor olacak.
Bununla birlikte yine artırılmış gerçeklik ve 5G
teknolojisinin bir araya gelmesiyle tarihte yaşanmış büyük savaşların içine
girilebilecek ve tarih dersleri çok farklı bir boyuta evirilebilecek. Yada
coğrafya dersinde Himalayalara da tırmanabilirsiniz.
Bu teknolojiyle ilgili diğer bir merak edilen konu ise
bağlanılabilirlik. Bununla ifade edilmek istenen, bir adet bağlantı noktasına
kaç adet cihazın bağlanabileceğidir. Örneğin şuanda 4G ile bir ağa maksimum
10-15 adet cihaz bağlanabiliyorsa 5G ile birlikte bu sayı 1000’leri
bulabilecek. Bunun sağlayacağı yarar ise IOT, yani nesnelerin interneti
olacaktır. Günümüzde internet bağlantısı denildiğin de herkesin aklına telefon
veya bilgisayar gelir. Fakat nesnelerin interneti dendiğinde yattığınız yatağın
bile internete bağlı olması söz konusu. Bununla birlikte akıllı evler ve
sürücüsüz otomobiller için ihtiyaç duyulan şeyin de bu bağlanılabilirlik
olduğunu söyleyebiliriz.
Fakat 5G teknolojisi hakkında her şeyin bu kadar mükemmel
olması da beklenmiyor. Bu teknolojinin ciddi sağlık sorunlarına da neden
olacağına dair birçok iddia var. Şuanda kullanmış olduğumuz teknoloji de baz
istasyonlarının bulunduğu yerler genellikle uzak mesafelerde. Fakat 5G
teknolojisi ile mini hücreler adı verilen küçük bağlantı noktaları
oluşturulacak. Bu küçük hücreler günlük hayatta geçtiğimiz her yere kurulacak.
Böyle bir durumun da, sağlığı tehdit eden en büyük sorunlar arasında yer aldığı
söyleniyor. Fakat yaşanacak risklerin şuan yaşadıklarımızdan fazla olmadığını
savunan bilim insanları da var. Bu konu da net bir kanıya varılması için devam
eden araştırılmaların sonlanması gerekiyor. Ayrıca şuanda Güney Kore’de ve
ABD’nin Bazı eyaletlerinde bu teknoloji kullanılıyor. Yaygınlaşacağı zaman
olarak ise 2025 yılı gösteriliyor.
Yorumlar
Yorum Gönder